Biorezonans yönteminin etki şekli biyofiziksel esaslara dayanmaktadır. Bu konuyu anlamak için maddenin yani her cismin sıkıştırılmış milyonlarca enerji parçacığından oluştuğunu bilmek gerekir. Maddenin iki farklı özelliği bulunmaktadır. Bunlardan ilki parçacık olma özelliği ve ikincisi radyasyon yayan enerji olma özelliğidir. Bu nedenle her maddenin kendi dalga boyu ve kendi frekans aralığı vardır. Tıpkı bir bakteri, bir toksik madde veya bir gıda gibi. Vücudumuzdaki parçalar yani hücrelerimiz spesifik frekans yayar ve absorbe eder. Vücuttaki hücreler her zaman birbirleri ile iletişim içindedir. Vücuttaki hücreler birbirleri ile iletişim içinde olduğu sürece vücudun kendi kendini koruma sistemi sorunsuz çalışır ve bu vücut sağlıklı bir vücut olarak tanımlanabilir. Fakat vücuda istenmeyen maddeler girdiğinde bunlar sağlıklı hücreler arasındaki iletişimi engeller. Frekans aralığının sorunlu olmasından dolayı hücrelerde çalışma aksaklıkları meydana gelir. Bu durum devam ederse bedensel belirtiler ortaya çıkabilir. Biorezonans yönteminde zararlı frekanslar terapi amaçlı faydalı frekanslar verilerek nötrleştirilir. Rezonans ile zararlı frekanslar tamamen ortadan kalkana kadar nötrleşme işlemi yapılır ve toksik maddeler dışarı atılır. Rezonans terapisi sonrası hücreler tekrar birbiriyle sorunsuz iletişim kurar. Rezonans terapisi ile vücudun kendi kontrol sistem ve iyileştirme kuvvetleri tekrar normal hale gelir.